18 Nisan 2012 Çarşamba

Baş Ağrısı

Baş ağrısı toplumda çok sık görülmesi, yaşam kalitesini etkilemesi, bazen ciddi işgücü kaybına ve iş veriminde düşmeye yol açması, bazen ise yaşamı tehdit eden hastalıklar işaret edebilmesi nedenleri ile çok eski dönemlerden beri dikkati çeken bir sağlık sorunu olmuştur. Baş ağrısı “ağrı” boyutunun ötesinde atağın –ağrının- tekrar geleceği endişesine yol açmakta, bu endişenin süreklilik kazanması ise depresyona ve kişisel ilişkilerde bozulmaya neden olmaktadır. Kronik ağrıda tüm bunların tekrar ağrıya yol açması ile kısır döngü oluşturması kaçınılmazdır. Baş ağrılarının önemli bir bölümü migren ve gerilim tipi baş ağrısı özelliğinde olan kronik ağrılardır. Ülkemizde 1997 yılında yapılan bir araştırmada 15-55 yaş arası grupta migren sıklığının %16,4 (Kadın;%22, erkek %11) , gerilim tipi baş ağrısı sıklığının  ise %30  olduğu saptanmıştır.  Baş ağrısı  kişide ortaya çıkarttığı  tüm olumsuzlukların yanı sıra bütçeye  önemli yükler getirmektedir. Migren ve gerilim tipi baş ağrısına bağlı işgücü kaybının ülkemizde  yılda 12,2 gün olduğu ve bütçeye 440 milyon dolar ek yük getirdiği tahmin edilmektedir.

Baş ağrısı çok çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilmektedir. Uluslararası baş ağrısı komitesi baş ağrılarını 13 başlık altında toplamıştır. Bunların büyük  bir bölümünde organik bir neden yoktur; bunlara birincil baş ağrıları adı veriyoruz; Migren,  Gerilim tipi baş ağrısı, Demet baş ağrısı  gibi. Eğer baş ağrısı bir beyin kanaması, hidrosefali ya da  beyin tümörü gibi bir hastalığın belirtisi ise buna ikincil baş ağrıları adını veriyoruz. Neyse ki  ikincil baş ağrılarına tüm baş ağrıları içinde nadir rastlıyoruz. Ancak bunların altında  çok ciddi ve yaşamı tehdit edebilecek hastalıklar olduğu için mutlaka baş ağrılarını ciddiye almak gerekiyor. Bu noktada ikincil baş ağrıları konusunda bizi uyarması gereken belirtileri vurgulamakta yarar görüyorum. Baş ağrısının yeni veya her zamankinden farklı olması, ani ve çok şiddetli olması, baş ağrısına şuur bulanıklığının eşlik etmesi,  ateşle birlikte olması, egzersiz-eforla ortaya çıkması ya da sadece öksürme-aksırma ile görülmesi, vücudun bir tarafında kuvvetsizlik ya da uyuşma ile birlikte görülmesi yada beraberinde nöbet görülmesi bizi altta ciddi bir hastalığın olabileceği konusunda uyaran ipuçlarıdır. Ancak bu noktaların dışında yaşlılarda ve çocuklarda görülen baş ağrılarının ayrı bir önemi olduğu da bilinmelidir. Sonuçta tüm  baş ağrıları zamanında ve bu konuda deneyimli  bir hekim  tarafından değerlendirilmelidirler.




Doç.Dr. Mehmet Murat Sümer Baş Ağrısı'nı anlatıyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder