8 Aralık 2014 Pazartesi

Gastroözofageal Reflü Hastalığı Tanı ve Tedavisi

Gastroözofageal reflu mide ile yemek borusu arasındaki bariyerin yetersiz kalması sonucu atmış asitli mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Genellikle yemeklerden sonra fizyolojik reflu olabilir. Semptom vermez hasarlanma yapmaz. Gece saatlerinde ise reflu hiç olmaz.

Gastroözofageal reflu hastalığı (GÖRH) ise göğüs bölgesinde yanma ve mide içeriğinin geri kaçması ile oluşan yemek borusunun alt ucunda ki hasarlanmadır. Mukozal hasar olmadan da  GÖRH gelişebilir.Hastaların çoğunda mukozada hasar olmazken bir grup hastada da ciddi hasarlanma yemek borusunun iltihabı (özofajit),yemek borusunda daralma (peptik darlık) ve prekanseröz doku değişimleri (Barrett Özofagusu) olabilir.
Yapılan araştırmalar erişkin nüfusun %65'inde reflu bulunduğunu ancak bunun %25'inin hekime başvurduğunu göstermiştir.

Patogenez ile ilgili en önemli mekanizmalardan biri alt özofagus sfinkter yetersizliğidir.Buna bazen bir anatomik bozukluk olan mide fıtığı da neden olabilir.Mide boşalmasında ki gecikme,aşırı yemek yeme, düzensiz beslenme, sigara ve alkol alışkanlığı şişmanlık kahve içmek dolu mide ile yatmak bazı romatizma ilaçları ağrı kesiciler ,stres reflunun oluşmasını kolaylaştırır.

Teşhiste hasta hikayesinin dikkatlice dinlenmesi belirleyicidir.Midenin üst bölgesinden yukarı göğse ve boyuna yayılan yanma,mide içeriğinin boğaza ve ağza gelmesi yutma güçlüğü,bazen takılma, ağrılı yutma,geğirme ve şişkinlik başlıca yakınmaları oluşturur.Tipik olan bu belirtilerin yanında  atipik belirtiler  göğüs ağrısı, ses kısıklığı,öksürük,boğazda gıcıklanma da olabilir.
Teşhiste herhangi tetkike gerek duyulmayabilir ancak hasta orta yaşın üzerinde,semptomlar uzun süredir devam ediyoratipik şikayetler kilo kaybı ilerleyici yutma güçlüğü ağrılı yutma, kansızlık varsa mutlaka endoskopik tetkik yapılmalıdır.
Ayırıcı tanıda koroner anjina,safra kesesi hastalıkları,pankreatitler, fonksiyonel dispepsi,hassas barsak sendromu akla gelmelidir.

Reflu hastalığı kişiden kişiye değişmekle beraber genelde yaşam boyu devam eden kronik bir hastalıktır.Reflu hastası bunu bilmeli ve refluyu artıran nedenlerden kaçınmalıdır.
*Kilo vermek yakınmaları %75 oranda azaltmakta iyileştirmektedir.
*Miktar olarak fazla yemek yemek mide duvar gerilimini artırarak refluya neden olmaktadır.Az ve sık yemelidir.
* Fermente alkol, kahve, yağlı, kızartılmış,mayalı  yiyecekler,çikolata, taze soğan, salçalı yiyecekler ve domatesten kaçınmalıdır.
*Stresin de son yıllarda refluya neden olduğu vurgulanmaktadır.
*Ağrı kesici ilaçlar, astım, depresyon ilaçları ile bazı antibiyotikler yakınmaları artırabilir.
*Gece yatma ile en son yemek yeme arasında en az 2-2.5 saat olmalı, baş yatarken  40-45 derece açı ile yükseltilmelidir.
Tüm bu tedbirlerin yanında medikal tedavide Proton pompa inhibitörleri tercih edilmeli, ilaçlar yüksek doz başlanmalı 6-8 haftalık akut tedavi sonrası idame tedavisine geçilmeli ve azaltılarak kesilmelidir.3 aydan sonraki nükslerde aynı ilaç verilebilirken 3 aydan önce ki erken nükslerde ilaç değiştirilmelidir. H2 reseptör blokürü ilaçlar, antiasit çiğneme tabletleri ve siroplar da tedaviye eklenebilmektedir.
Gastroözofageal reflu hastalığının tedavisinde seçilmiş hastalara laparoskopik yöntemle mide girişinin sıkılaştırılması esasına dayanan cerrahi tedavi önerilebilir.
Teorik bilgiler ışığında GÖRH uzun sürede ve tedavisi gecikmiş yetersiz tedavi olmuş hastalarda kansere dönebilmekle beraber bu Türkiye'de sık rastlanan bir durum değildir. 

Gastroenteroloji Uzmanı
Güven çayyolu Tıp Merkezi
www.guventipmerkezi.com.tr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder